SSS

Bu sorunun cevabı, nasıl bir kediye baktığınız ile ilgilidir. Yavru tek bir kediye bakacaksanız, 6-12 haftalık olana kadar anne sütü ile korunacaktır. Daha sonra Karma ve Kuduz aşıları yapılır. Kliniklerde aşılarla ilgili olarak aşağıdaki genel bilgiler verilir. Ancak daha pek çok kedi hastalığı ile ilgili aşılar da yapılmaktadır.

Antiparaziter tedavisi yapılmış kedilere 6 haftalık olduklarında ilk aşılamalarına karma aşı (FCV, FPV, FVR) uygulaması ile başlanılmaktadır.

İlk kez kuduz aşısı uygulanacak yavru kediler için doğumdan itibaren 12 haftalık sürenin geçmesi gerekmektedir.

Kedilerde ilk kez yapılan aşılardan kuduz aşısı hariç tüm aşıların minimum 2 hafta, maksimum 4 hafta süre sonrasında (genelde 21 gün) tekrar dozları uygulanmaktadır. Bu uygulamada istisna olarak sadece kuduz aşısında tekrar süreleri 1 senedir.

Standart bilgiler bu yönde olmakla birlikte, Holistik veterinerler konuya farklı yaklaşmakta, şöyle bir açıklama yapmaktadır:

“Aşılar, belirli hastalık virüslerinin eser miktarda kediye verilerek, vücudunun bu hastalığı tanıyıp, antikor geliştirmesini sağlamayı hedefler. Metabolizma, hastalığı bir kez tanıyıp, antikor geliştirdikten sonra, ona her yıl aynı virüslerin verilmesi, metabolizmanın kafasını karıştırır ve kendi hücrelerine savaş açmasına, dolayısıyla da kanser, kalp, böbrek ve karaciğer hastalıklarına, hatta epilepsi krizlerine neden olabilmektedir. Doalyısı ile bir kez aşı yapılması yeterlidir”.

Dolayısı ile, ilk aylarda annesi ile güzel ve masrafsız günler geçiren kediler ve cüzdanınız, 12 haftalıktan sonra veteriner ile tanışır. Kliniğin bulunduğu semtlere bağlı olarak da masraflarınız değişkenlik gösterir.

Genç bir kedinin çok özel bir sorun yoksa, fazla bir masrafı olmaz.

Orta yaşa gelen bir kedinin yılda bir kez kan ve tetkiklerinin yapılmasında yarar vardır. İdrar tetkikleri, eczane ya da medikallerden temin edeceğiniz idrar çubukları ile evde de yapılabilir. Ancak kan testleri mutlaka klinikte yapılmalıdır.

Yaşlı kedilerde, insanlarda olduğu gibi çeşitli aksamalar başlar. Dolayısı ile, eğer araştırma yapamıyor iseniz, hekiminizin tüm önerilerini dikkate alıp, sık sık kliniğe taşınmanız gerekebilir. Yine bu konularda da araştırma yaparak, bazı sorunları kendiniz saptayabilir, tedavi sürecinde hekiminize yardımcı olarak, bütçenize de katkıda bulunabilirsiniz..

En uysal kedi diye bir ayırım yapılamaz. Kedi, kedidir 🙂  Kediler hakkında bilgi sahibi olan ya da olmayan kedi sahiplerinden söz edilebilir.

Eğer kedi bakımı, beslenmesi ve eğitimi ile ilgili bilgi sahibi değilseniz, kısa süre sonra eşyalarınızı yenilemeniz gerekebilir. Perdelerden başlayabilirsiniz 🙂 Enerjisini boşaltmak için koştururken, o hızla perdelere tırmanacak, yere atlayıp, koltuk ve kanepelerde kurşun hızıyla koşturup, birden dönecek, aklına gelivermiş gibi, koltukların kumaşlarında tırnaklarını bilerken, gözlerinizin içine muzırca bakacaktır.

Onunla kanepede otururken oyun oynamaya başladığınızda, elinizi iki eli arasına alıp, arka ayakları ile şiddetle tepmeye başladığında, elleriniz ve kollarınızda ince uzun sıyrıklar oluşacak, parmaklarınız tırmık izlerinden nasibini alacaktır. Hatta ayaklarınız da bu eğlenceden kurtulamayabilir. Siz yürürken, birden ayaklarınıza atlayıp, arka ayakları ile tepinen kediniz, ayak ve bacaklarınızda ince uzun çizgiler bırakacaktır.

Amaaaa, sitemizi iyi inceler, bizimle yazışıp, dağarcığımızdaki bilgileri edinirseniz, mırıl mırıl, uslu mu uslu bir kediyle ömür boyu mutlu yaşarsınız 🙂 🙂

Eğer aklınızda “bir kere doğursun” ya da “bir aile kursun” gibi düşünceler yoksa, erkek ya da dişi olması hiç fark etmez. Geçmişte 6 aylıktan sonra yapılan kısırlaştırmalar, beslenme, iklim değişiklikleri vb nedenlerle artık 5 aya inmiştir.

Kedinizi kısırlaştırmazsanız, çevre faktörlerin de etkisi ile, kendisini yerlere atıp, karnının üzerinde sürünürken, boğuk sesler çıkaran, size geceleri haram eden bir dişi kediniz; ya da evdeki ayakkabılar başta olmak üzere duvarlara, kanepe ve koltuklara, kıyafetlerinize velhasıl aklınıza gelebilecek her yere koku bırakan bir erkek kediniz olacaktır. O koku, öyle bir kokudur ki, burnunuzun direği düşer, ne ile silerseniz silin geçmez, etrafta başka kediler varsa, o kokuyu bastırmak için sokak kapınıza koku bırakan diğer erkek kediler de olacaktır. Kiracıysanız, ev sahibinizin sizi ziyarete gelmemesi için dua etmeniz gerekir 🙂 .

Ha, kısırlaştırmakta gecikirseniz, koku bırakmaya alışan kediniz, operasyon sonrasında bile aylarca aynı kokuları bırakmaya devam edebilir.

Tercih sizin artık…. 🙂

Kendimizi düşünelim. Bir ömür boyu arkadaşsız bir yaşam sürebilir miyiz? Kedilerde de aynı durum söz konusu. Tek kedi size büyük bir mutluluk verir, gözünüzün içine bakar, koynunuzdan çıkmaz. Ama her zaman bir arkadaş özlemi içindedir.

Siz işe gittiğinizde, tek başına pencereden bir türdeşini görmek için bakınır durur. Oysa evde bir arkadaşı – kardeşi olsa, oynar, zıplar, birbirlerini temizler, size iş bırakmaz, işten döndüğünüzde enerjilerini boşaltmış, mırıl mırıl iki pisicik sizi karşılar, ayaklarınıza dolanır, kanepeye oturduğunuzda sizi mutlu etmek için ne yapacaklarını şaşırırlar.

Eğer yeterli bilgi donanımına sahipseniz, tek kedi ile iki kedi bakmak arasında bir fark yoktur, aksine daha keyiflidir. Seyahate çıktığınızda, bomboş evde tek başına sıkılıp, eşyalara musallat olmaz.

Aslında iki kedi bakmak ile, üç kedi bakmak arasında da pek bir fark olmaz. Her şey, sizin bilgi dağarcığınıza bağlıdır…

Ha üç kedi, ha dört ya da beş kedi…. diye devam da edebiliriz tabii 🙂 . Diyoruz ya, her şey size bağlıdır…

Vegan diyetle besleyebileceğiniz birçok evcil hayvan olabilir, ancak kediler vejetaryen değildir. Kediler, %100 etoburdur. Bir başka deyişle, kedilerin beslenmesinde et olmazsa olmazdır ve biyolojik bir zorunluluktur. Çünkü bazı özel besin ihtiyaçlarını, sadece hayvansal et tüketerek karşılayabilirler. Etçil beslenme, kediler için gerekli vitamin ve yağ asitlerini içerir. Oysa vegan diyetle beslenen kedilerde, genellikle taurin eksikliği oluşur çünkü vegan diyet onlara bu esansiyel amino asidi sağlayamaz. Otçul hayvanların aksine, kedilerin vücutlarında, bu amino asitler ve vitaminler kendi kendine üretilemez. Kediler etten, taurin, araşidonik asit, A vitamini ve B12 vitamini de dâhil olmak üzere, bitki bazlı gıdalardan temin edilemeyen çok önemli besinleri alırlar. Bitkiler, kedinin gereksinimlerini karşılayabilecek düzeyde, yüksek kaliteli, yüksek sindirilebilir protein içermez. Bu eksiklikler, kedilerde cilt sorunları, işitme kaybı, karaciğer ve kalp sorunlarına neden olur.

Sonuçta onların da bir canlı olduğunu unutmamak gerekir. İçgüdüsel olarak davranışlarınızdaki asabiyeti tehdit olarak algılayabildiği gibi, yumuşak bir ses tonunun da şefkat olarak algılayabilirler.

Buna eğitmek değil, evcilleştirmek demek daha doğrudur. Sokak kedisinin evcilleştirilmesi birkaç ay süren zorlu bir süreç alabilir. Yabani bir kedi, asla evcil bir ev kedisi gibi davranamaz ancak evcil hayvanlar gibi içeride yaşayabilecek durma gelebilirler. Bazı sokak kedileri, aslında önceden evcilleştirilmiş olan kayıp kedilerdir. Sokak kedilerinin çoğu, insanların sorumsuzluğunun veya ihmalinin ürünüdür.

Yabani kedi yavrularının, doğru sosyalleştirme çalışmalarıyla ev kedisi olmaları mümkündür. Bununla birlikte, yetişkin yabani kediler evcil kedilere dönüştürülemez.  Yetişkin yabani bir kedi bulursanız, onu evcil bir kediye dönüştürmeye çalışmayın. Ancak onları bir barınağa bırakmayın orada uzun süre yaşayamayabilir.  Yabani bir kedinin evcilleştirilmesi uzun bir zaman alabilir.  Yabani yavru kediler iki ila altı hafta kadar kısa sürede evcilleştirilebilirse de, yetişkin bir yabani kedinin evcilleştirilmesi bir yıl veya daha uzun sürebilir.

Unutmayalım, tüm hayvanların üç şeye ihtiyacı vardır: yiyecek, su ve barınma ortamı. Sokak kedisi alırken, hayvanın da zamana, sevgiye ve sabra ihtiyacı olduğunu unutmayalım. Sahipsiz veya yabani bir kediyi başarıyla evcilleştirmenin anahtarı, sürecin çok yavaş olması gerektiğidir.

Rahatlaması için nasıl sakinleştirici bir ortam yaratılabilir?

• Kedinin sakinleşmesi için ona mümkün olduğu kadar uzun bir zaman tanıyın.
• Onu yalnız olabileceği sessiz bir yere koyun – evinizde iseniz, bu yer boş bir oda ya da banyo olabilir.
• Beslenme ve kafes ya da kum kutusu temizliği gibi tüm günlük aktiviteler için bir rutin takip edilmeli.
• Kediler bölgelerini koku ile işaretlerler. Evde de bunu yapmak isteyebilir.

Sokak kedisi kum kutusuna nasıl alıştırılır?

• Doğru kum kabı seçin. .
• Başlangıçta kutuya toprak ve yapraklar koyabilirsiniz.
• Kabın içine girmesi ve çıkmaya teşvik edin.
• Kum kabı özel ve sessiz bir yere konulmalı.