CKD‘li kedilerimin ikisi de (Muffy ve Cat), diyabet hastası. Her ikisinin de yakın zamana kadar diyabetleri remisyondaydı. Ne yazık ki, diyabetleri tekrarladığı için kan şekerlerinin sürekli takibi için yeni Freestyle Libre implant sensörleri kullanamayla ilgili deneyimlerimizi paylaşacağım. Oliver ise, başka bir sağlık sorunu nedeniyle steroid kullandığı için diyabetik oldu.
Muffy’nin Deneyimleri
Muffy’nin diyabeti resmi olarak Temmuz 2019’un başlarında tekrarladı. Onu sahiplendiğimde (Ağustos 2018) diyabetikti ama 3 hafta sonra remisyona girdi. Düşük karbonhidrat diyeti yiyerek, şimdiye kadar da remisyonda kaldı.
Son zamanlarda, böbrek hastalığındaki bir miktar ilerleme nedeniyle, diyetini böbreklerini koruyacak bir diyetle değiştirmek zorunda kaldım. Ancak bu durum, diyabetini kontrol altında tutmayı zorlaştırdı ve insüline geri döndü.
Muffy, özellikle kan şekerinin kulaktan kan alınarak test edilmesine izin vermekle birlikte, patilerine dokunulmasından rahatsız olduğu için patilerinden kan almayı denemedim. Hayatımı kolaylaştırmak için yeni araçlar denemeyi sevdiğimden, Libre implantını seçtim.
** Videoda yanlışlıkla, sensörün kalibrasyonunun 12 saat sürdüğünü söylemişim. Sadece 1 saat sürüyor.**
Muffy’nin implantı, dâhiliyeci veteriner tarafından 17 Temmuz’da takıldı. Veteriner hekim, bu sensörleri yerleştirme konusunda pek çok deneyime sahipti ve CKD (Kronik Böbrek Hastalığı) ve diyabet hastalığında normale döndürdüğü kediler çoktu.
Güncelleme: 19 Temmuz
Muffy 2 gündür sensörü kullanıyor ve hiç umursamıyor gibi görünüyor. İmplantın etrafını zaman zaman hafifçe kaşıyor ancak hiç çıkarmaya çalışmıyordu.
Evin içinde “seni izlememe izin ver!” diyerek takip ediyordum ama beni huysuzluğuna rağmen tolere ediyordu.
Muffy’ye implant takıldığından beri kan değeri neredeyse sadece “HI” / yüksek görünüyor (bu sensör 40 ila 500 mg / dL arasını ölçebiliyor).
Sensörü taktıktan 2 gün sonra ve değerleri doğrulamak için birkaç kez kulaktan ölçüm yaptıktan sonra, sorunlarımızdan birinin kullandığım insülinin eski olmasından kaynaklandığı kanısına vardım. Muffy’nin kan şekeri, yemek yemediği veya yalnızca düşük karbonhidratlı yiyecekler yediği günlerin dışında hiç düşmüyordu.
Akşam dozu için yeni bir Lantus satın aldım. Yeni insülinin bir fark yaratıp yaratmadığını yakında anlayacağım.
İlk Denemedeki Hüsran
Maalesef 19 Temmuz akşamının sonunda Muffy, sensörünü çöp kutusunun kenarına taktı. Sensör yerinden çıktı ve artık tekrar kullanılamayacaktı.
Muffy’ye yeni bir implant taktırmak ve üzerine giydirmek için bir tişört almalı ve veterineri ile yeni bir program yapmalıyım.
Muffy’nin güncellemeleri devam edecek …
Cat’in Deneyimleri
Cat’in sensörü, 23 Temmuz’da temel bakım (PC) veterineri tarafından implante edildi. Temel bakım veterinerine gittim çünkü bu sensörleri bir süredir kullanmak istiyordu ancak henüz bir hasta kayıt olmamıştı. Oysa ben istekliyim ve takibi gereken diyabetik bir kedim var, bu yüzden bu implant için ilk başvuran olmayı istedim. Muffy’den farklı olarak, Cat kulaklarından kan alınmasına itiraz etmiyor, bu yüzden sensöre de izin vererek, veterinerimin deneyim kazanmasına da yardımcı olacaktı.
Güncelleme: 23 Temmuz
Veterinerimin ofisindeki teknisyen, sensörü telefonuyla taramıştı ve ofisten ayrıldığımda ilk okuma için 20 dakikamız kalmıştı.
Eve gelip, okuyucumla taradığımda, yeniden 1 saatlik kalibrasyon için tekrar beklemek zorunda olduğumu anladım!
Gün içinde Cat’ten “LO” dışında bir değer alamadım yani glikozu 40’tan düşüktü (sensörün okuyabileceği minimum sayı). Cat komaya girmediği veya nöbet geçirmediği için kan şekerinin 40’tan yüksek olduğunu biliyordum. Teyid etmek için bir kulak testi yaptım ve kan şekerinin 235 olduğunu gördüm.
Hoş bir tespit: Yakından bakarsanız, Cat’in derisinde tekir şeritleri görebilirsiniz. Çoğu “kara” kedi gerçekte kara kedi değildir yani siyah üstünde siyah şeritli tekirlerdir
Güncelleme: 24 Temmuz
Sabah, nihayet sensörde yeni bir değer belirdi! Ama sadece 49’du… Hala çok düşük okuyordu.
İşten eve geldikten sonra sensörde “LO” ibaresi vardı ve ardından sensör kendini kontrol etmek için birkaç saatliğine kendini kapattı. O da, sorun olduğunu ve düzelip düzelemeyeceğinin kontrolü gerektiğini biliyordu.
Sensör düzelmedi, bunun yerine intihar etti. Dâhili kontrol mekanizması, sensörün güvenilir bir okuma yapabilmesinin mümkün olmadığını anlamış görünüyordu. Bu nedenle sensör içindeki program, onu kalıcı olarak kapatmıştı.
Veterinerimin, sensörün ne kadar süre ile Cat’in üstünde kalacağını görebilmesi için sensörü olduğu gibi bırakmaya karar verdim. Sensör çok iyi bir şekilde sabitlenmişti bu yüzden doğal olarak çıkana kadar çıkarmayı denemeyeceğim.
Güncelleme: 3 Ağustos
Cat’in sensörü nihayet bugün çıktı ve şimdi neden arızalı olduğunu görebiliyorum. Filament ilk kurulum sırasında büküldüğü için Cat’ın derisinin altındaki interstisyel sıvıyı düzgün bir şekilde örneklememişti.
Bu ilk resimde, Muffy’nin sensöründen gelen küçük filament tüpünün temiz olduğunu ve düzgün bir şekilde yapıştığını açıkça görebilirsiniz – yani takılırken cilde doğrudan girmişti. Cat’in sensöründe, küçük filament bu fotoğrafta zar zor görülebiliyor ancak tamamen bükülmüş. Sensör ilk çıktığında, filamemt plastik diske yapışmıştı!
Bu resimde de, sensörlerin başka bir açıdan görünümleri. Oklar, örnekleri toplayan filament tüplerini gösteriyor. Bu resimde Cat’in tüpünün etrafındaki yapıştırıcı kalıntıları daha net görülüyor. Muffy’nin tüpünü, dik durduğu için görmek zor çünkü etrafında tutkal kalıntısı yok.
Bu sonraki fotoğrafta sensörün Cat’e takıldığı yeri görüyorsunuz. Ok işareti, sensördeki filamentin yapıştığı yeri gösteriyor. Bu fotoğrafta filamentin ilk yerleştirme sırasında büküldüğünü ve derinin içine düz bir şekilde girmek yerine yatay olarak yerleştiğini rahatça görebilirsiniz. Bu durum filamentin, yapıştırıcıya hiç maruz kalmaması gerektiği halde neden yapıştırıcı ile birlikte düştüğünü de açıklıyor.
Cat’intıraşının da biraz fazla derin olduğu görülüyor. Sensördeki tutkalın zaten işe yaramamasına rağmen yapışkan bir sökücü kullandım ve çıkarma işleminden sonra cildinde bazı küçük tahrişler oldu. Bu fotoğrafta yeri çok kötü görünüyor çünkü aşırı yakın bir çekim.
Oliver’s Deneyim Bilgileri
Oliver’ın sensörü 24 Haziran 2020’de Muffy’nin sensörünü uygulayan aynı veteriner tarafından implante edildi. Oliver 14 
gün boyunca sensörünü başarıyla taşıdı. Aslında sensörün ömrü 2 gün önce sona ermesine rağmen, bu güncellemenin yazılmasından sonra hala yerinde duruyordu. Oliver’in durumu benim için biraz daha özeldi. Çöken trakeası nedeniyle prednizolon (steroid) almasından sonra diyabet hastası oldu. Çöken trakea kedilerde çok nadirdir ve tedavi seçenekleri sınırlıdır. Bu yüzden Oliver steroid almayı sürdürmek zorunda. Çöken trakeasının tedavisi için alması gereken steroidin mümkün olan en düşük dozunu ayarlamaya çalışırken, glikoz seviyelerini kontrol edebilmek için uygun insülin dozunu bulmaya çalışıyoruz.
Oliver henüz sensörünü sevmiyor, bu yüzden modaya uygun bir tişört giyiyor.
Aşağıda Oliver’ın 1 haftalık glikoz seviyeleri görülüyor. Mor noktalar, bu zaman dilimlerindeki gerçek okumalardır. Gördüğünüz gibi, eğri biraz iyi, bu iyi, ancak genellikle glikoz seviyeleri çok yüksek.
Bu da bir günlük okuma. Bu 1 günde glikozunu birkaç saat boyunca hedef aralığına getirmeyi başardım, ancak orada tutamadım.
Glikoz sensörünü taradıktan sonra okuyucuya notlar ekleme seçeneğim vardı. İnsülin dozunu almadan önceki taramalardaki insülin dozunu cihaza not olarak ekledim ancak bilgileri okuyucudan indirdiğimde, bu verileri hiçbir yerde bulamadım. Ne kadar insülin aldığı ve prednizolonunu ne zaman aldığına dair notlarım kaybolmuş gibi görünüyor. Bunları öğrenmek için teknik destek ekibinden bir e-posta bekliyorum.
Öğrendiklerim
- Sensörü, zayıf bir kediye takmayın. Üst deri katmanları ve kemikleri arasında yeterli boşluk yoktur ve muhtemelen interstisyel sıvıyı örneklemek için kullanılan kılcal tüpün kurulum sırasında alttaki kemiğe çarparak bükülmesi, engellenmesi veya hasar görmesi muhtemeldir.
- Veteriner sizin için yapmazsa, sensörü kendi okuyucu cihazınıza veya telefonunuza taktıktan sonra mümkün olan en kısa sürede tarayın. Sensör, cihazınızla tarandıktan 1 saat sonrasına kadar okuyucunuzda etkinleştirilmez.
- Sensör, başlangıçta başka bir kişinin cihazı tarafından etkinleştirilirse, kendi cihazınızla taradığınızda okumaya başlamak için tam saati beklemeniz gerekir.
- Yüksek kenarlı kum kutularınız varsa, kedinizin kum kutusuna girerken veya çıkarken sensörü yanlışlıkla çarpmaması için sensörün üzerini kapalı tutmanız gerekebilir.
- Sensörün yakınında hiçbir yere insülin enjekte etmeyin. İnsülin, sensörün kendisine çok yakınsa, kedinin glikoz değerlerini yapay olarak düşürebilirsiniz.
- Kediniz subq sıvısı/serum alıyorsa, iğneyi sensöre çok yakın yerleştirmeyin. Ekstra sıvılar, emilmeleri için geçen süre boyunca glikoz değerlerini etkileyebilir.
- Sensör HI veya LO okuyor ve gerçek bir sayı vermiyorsa, insülin yapmadan önce kedinizin kan şekeri seviyesini doğrulamak için manuel kan şekeri kontrolü yapın.
- Elinizdeki yapışkan sökücünün kedi derisinde güvenle kullanılabilecek bir ürün olduğundan emin olun. Sensör kısmen yerinden çıkarsa ve kalan tutkalları çözmeden çekerseniz, kedinizin cildine zarar verebilirsiniz.
Anahtar Kelimeler: kedilerde diyabet, kedi ve diyabet, diyabet ve kedi, kedilerde şeker hastalığı, kedi ve şeker hastalığı, şeker hastalığı ve diyabet, kedilerde kan şekeri, kedi ve kan şekeri, kedilerde yüksek kan şekeri, kedi ve yüksek kan şekeri, kedilerde diyabet ve insulin, kedi ve insulin, kedilerde kulaktan kan alma, kedi ve kulaktan kan alma, kedi ve kan şekeri ölçümü
“Diyabetik Kedi” site yöneticisi
